Yazı İçeriği

Probiyotik, ‘yaşam için’ anlamına geliyor

Probiyotiklerin önemi kanıtlandı

Çocuğunuzu probiyotik besinlerle tanıştırın

Gereksiz antibiyotik tüketimi dost bakterileri öldürüyor

Kefir ve yoğurdu masanızdan eksik etmeyin

Probiyotik nedir?

Bakterilerin adını sıklıkla hastalıklarla beraber duyuyoruz ama sağlığımıza katkıda bulunan iyi bakteriler de var. Bu bakteriler hastalıklara karşı korunmada bizlere katkıda bulunuyor. Üstelik sadece korunmada değil, hastalandıktan sonra da tedaviye destek oluyorlar. Yararlı bakterilerin sayısını artırmak için çocukluktan itibaren probiyotik besinlerle tanışmak gerekiyor. Yoğurt ve kefir başta olmak üzere probiyotikten zengin besinler tüketilmesi büyük önem taşıyor.


Probiyotik, ‘yaşam için’ anlamına geliyor

Yunanca bir terim olan probiyotik ‘yaşam için’ anlamına geliyor. Bilim adamlarının son 100 yıldır ilgi alanı haline gelmiş olan, buna karşın son 10 yıldır araştırmaların hız kazandığı probiyotikler, bağırsaklarımızda yaşayan ve bağışıklığı güçlendiren canlı mikroorganizmalar.

Bu bakteriler ile kendi hücrelerimiz iletişim halinde beraber yaşıyorlar ve bağışıklık sistemimizi programlıyorlar. Mikrobiyal içerikte bozulma olması; diyabetten iltihabi bağırsak hastalığına, alerjiden romatizmal hastalıklar ve kansere dek birçok hastalığa yol açabiliyor.

Probiyotiklerin önemi kanıtlandı

Günümüzde birçok hastalıktan korunmada ve tedavide artık probiyotiklerin yeri olduğu kanıtlanmış durumda. Günlük diyetimize doğal probiyotik ürünleri eklemeliyiz. Özellikle mide ve bağırsak sistemi hastalıklarında, ishal süresini ve gaita sayısını azalttığı, hastanede yatış gün sayısını kısalttığı biliniyor. Antibiyotik yazılan her 100 kişinin 10 ile 40’ı arasında ishale rastlanıyor. Probiyotikler, antibiyotik ile beraber alındığında kısa dönemde ishal gelişimini de azaltıyor.

Çocuğunuzu probiyotik besinlerle tanıştırın

Son 10 yılda yapılan çalışmalara göre, dost bakterilerle tanışmamız anne karnında başlıyor. Annenin yararlı bakteri sayısı ve çeşitliliği doğrultusunda çocuklar bu bakterilere sahip oluyor. Ardından normal doğumla, çocuğun annesinden aldığı yararlı bakteriler sayesinde birçok hastalıktan korunabiliyor. Bu nedenle tıbbi zorunluluk olmadığı sürece sezaryen yerine normal doğumun tercih edilmesi öneriliyor. Bebeğin doğum sırasında doğum eyleminin başlamış olup olmadığı hatta doğduğu hastanenin bile çocuk mikrobiyotası üzerine etkisi bulunuyor. Öte yandan her damlası altın mahiyetinde olan anne sütü ile de bebeklerimize bu yararlı bakterileri vermeye devam etmek gerekiyor.

Gereksiz antibiyotik tüketimi dost bakterileri öldürüyor

Gereksiz antibiyotik kullanımı yararlı bakterileri öldürüyor, özellikle 0-9 yaş arası antibiyotik kullanımında ve sezaryende ülkemiz Avrupa ülkeleri içinde önde geliyor. Probiyotikler uzun dönemde antibiyotiğin öldürdüğü yararlı bakterileri tekrar kazanmamıza yardımcı oluyor. Modern insanın vücudunda atalarımıza göre yüzde 30 kadar yararlı bakteride kayıp olduğu biliniyor. Her canlı gibi yararlı bakterilerimiz de ölmekte ve tükenmekte olduğundan, mikrobiyotamızı zenginleştirmek için çaba sarf etmemiz gerekiyor.

Kefir ve yoğurdu masanızdan eksik etmeyin

Başta kefir, yoğurt gibi probiyotik içeren doğal ürünleri hem kendimiz tüketmeli hem çocuğumuza düzenli vermeliyiz. Hekimlerin tedavi için kullandığı, reçete ettiği probiyotik ürünler ise içinde belirli bir sayıda bakteri barındıran, ağızdan alındığında bağırsaklara kadar ölmeden taşınabilen, bilimsel olarak yararı kanıtlanmış ürünler. Ancak hekim önerisiyle kullanılması gerekiyor. Henüz yolun çok başında olunan probiyotikler konusuna yönelik araştırmalar hızla sürüyor.