Yazı İçeriği

1. Şekerli gıdalar

2. Parmak emilmesi

3. Yüksek ateşli hastalıklar

4. Ağzı açık uyumak

5. Gece süt içmek

Çocuk diş sağlığı için 3 öneri

Bu hatalar çocuklarda diş kaybına neden oluyor!

Türkiye’de 30-35 yaş grubunda ağzında çürük bulunmayan kişi sayısı oranı yüzde 3 gibi oldukça düşük. Yetişkin dönemde gelişen çürükler ve erken diş kayıplarının altında ise genetik etkenlerin yanı sıra, kötü ağız bakımı, şeker ve karbonhidrat ağırlıklı beslenme ve çocukluk döneminde geçirilen hastalıklar ile ebeveynlerin yaptıkları hatalar yatar. Örneğin; çocuğa gece yatmadan önce süt içirmek, çikolata ve şeker gibi tatlı besinlerin ardından dişlerini fırçalatmayı ihmal etmek gibi hatalar dişleri çürümeye yatkın hale getirir. Oysa alınabilecek basit tedbirlerle çocuğun daha sağlıklı dişlere sahip olması mümkün. Çocuklarda erken diş çürüklerine ve diş kaybına yol açan 5 neden…


1. Şekerli gıdalar

Çikolataya ve şekerlere yetişkinler bile kolayca karşı koyamazken, çocukların bu gıdalardan uzak tutmak oldukça zor. Çocuğunuza tatlı besinleri mümkün olduğunca az yedirmeniz çok önemli. Çocuğunuz şeker veya çikolata yediğinde dişlerini fırçalayabilecek yaş ve eğitimde ise fırçalatın, değilse en azından ağzını suyla çalkalayıp, dişlerin üzerindeki birikintileri ağız ortamından uzaklaştırın. Bunu yapmazsanız, dişlerinde çok ciddi çürük gelişebilir ve erken diş kayıpları oluşabilir.

2. Parmak emilmesi

Parmak emmek, emzik veya uzun süreli biberon kullanmak diş yapısını bozan önemli etkenlerdendir. Çünkü bu hareketler uzun süre alışkanlık halinde devam ederse, çene yapısı ve dişin dizin yapısı bozulur. Bunun sonucunda çok büyük ortodontik tedavilere ihtiyaç duyulur. Emzik ve parmak emme gibi sorunların, bir hekimden yardım alınarak küçük yaşta ortadan kaldırılması, kalıcı diş kayıplarını ve görüntü bozukluklarını önlemesi açısından büyük önem taşır.

3. Yüksek ateşli hastalıklar

Çocukların küçük yaşta, özellikle de diş jermlerinin oluştuğu dönemde geçirdikleri ateşli hastalıklar dişin kalsiyum yapısının bozulmasına sebep olur. Bunun sonucunda da çocuğun kalıcı dişlerinde beyaz lekeler oluşur. Bu beyaz lekeler görüntü bozukluğu oluşturmalarının yanı sıra dişlerin daha çabuk çürümesine de yol açabilir. Bu nedenle ateşi 39 dereceye ulaştığında çocuğunuza hemen bir ılık duş aldırıp ateşinin 40 dereceye ulaşmasını engelleyin ve ardından tıbbi yardım almak için en yakın sağlık kuruluşuna götürün.

4. Ağzı açık uyumak

Çocuğunuz, ağzı açık uyuyor ve horluyorsa, bir hekime başvurarak altta yatan nedenin ortadan kaldırılması, ileride oluşabilecek diş ve çene problemlerini erkenden önlemek açısından büyük önem taşır. Çünkü uyku döneminde tükürük salgılaması azalır. Çocuk ağzı açık uyuduğunda ağız içindeki mikroorganizmalar dişe yapışarak daha çabuk çürümesine sebep olur. Ayrıca ağız içindeki basınç devamlı ağızdan nefes alanlarda düştüğü için çenesinde ciddi ortodontik sorunlar oluşabilir. Bu sebeple burundan nefes almayı engelleyen geniz eti gibi sorunların ortadan kaldırılması gerekir.

5. Gece süt içmek

Çoğu ebeveyn daha iyi gelişmeleri ve büyümeleri için çocuklarına gece süt içirmeyi alışkanlık haline getirir. Ancak uyku öncesinde, uykudan uyandırıp içirilen süt veya herhangi bir besin dişlerin çürümesine yol açabilir. Bu nedenle yatmadan önce çocuğunuza hiçbir şey yedirmemeye dikkat edin. Süt içirmeniz veya bir şey yedirmeniz gerekiyorsa ardından dişlerini mutlaka fırçalatmayı ihmal etmeyin. Yapılan araştırmalar, yatağa girmeden önce dişlerini fırçalayan çocukların dişlerinin, bu eğitimi almayan çocuklara nazaran yüzde 50’ye varan oranla daha bakımlı olduğunu ortaya koydu.

Çocuk diş sağlığı için 3 öneri

  • Düzenli olarak yapılan diş muayeneleri, çocuğun ileride yaşayacağı birçok önemli diş problemlerine erken müdahale edilmesini sağlar.
  • Süt dişleri tamamlandıktan sonra belli aralıklarda, örneğin 6 ayda bir diş kontrolüne giderken onu da yanınızda götürerek diş muayenesinin alışkanlık haline gelmesini sağlayabilirsiniz.
  • Dikkat etmeniz gereken bir başka konu ise çocuğunuzu “Yaramazlık yaparsan, iğne yaptırırım, dişini çektiririm” diyerek korkutmamak. Bu tür kaygı uyandıran cümleler, onun ileride diş hekiminden ve diş tedavisinden kaçmasına sebep olabilir.