Yazı İçeriği

Gerilim tipi baş ağrısı

Migren tipi baş ağrısı

Küme tipi baş ağrısı

Nevraljik tipi baş ağrısı

Başın belirli bölgesinde görülen ağrılara dikkat!

Migren ve gerilim tipi baş ağrıları önde

Baş ağrısını tetikleyen etkenler

Baş ağrısı nedenleri

Kimi sağlık sorunlarını birçoğumuz önemsemeyiz. Baş ağrısı da bunlardan biri... “Basit bir baş ağrısı” der geçeriz. Aslında baş ağrısı tek başına bir rahatsızlık değil, yalnızca bir belirtidir. Bu nedenle doktorlar baş ağrısını önemser ve iyi tanımlayarak doğru tedaviyi belirlerler. Baş ağrıları; birincil, primer ve fonksiyonel ile ikincil, sekonder ve semptomatik olmak üzere iki ana grupta toplanır. Bütün gerilim, migren, nevraljik, küme tipleri birincil grupta yer alırken, ikincil grupta başka hastalıkların bir semptomu olarak ortaya çıkan baş ağrıları bulunur. Örneğin iyi veya kötü huylu beyin tümörleri, hidrosefali, menenjit, hipertansiyon, kafa travmaları gibi... Her baş ağrısı tipinin kendine özel karakteristik özellikleri bulunur.


Gerilim tipi baş ağrısı

Günlerce, haftalarca, aylarca hatta yıllarca sürebilen ve dalgalanmalar şeklinde seyir izleyen, akşama doğru artan baş ağrıları gerilim tipi baş ağrılarını düşündürür.

Migren tipi baş ağrısı

Nöbetler halinde gelen ve başlangıcında ‘aura’ tabir edilen öncü belirtileri de bulunabilen, bulantı ve kusmanın eşlik edebileceği, başın yarısını veya tümünü kapsayabilen, çok seyrek olabileceği gibi haftada birkaç kez de gelebilen türden baş ağrıları migreni akla getirir.

Küme tipi baş ağrısı

Yılın daha çok ilkbahar ve sonbahar mevsimlerinde görülen, 30-45 gün sürebilen, çok şiddetli, genelde tek taraflı ağrılar şeklinde ortaya çıkar. Bu belirtilere göz yaşarması eşlik ediyorsa, ağrılar sabaha karşı uykudan uyandırıyorsa, bu tipten şüphe edilmeli. Tedaviye dirençli küme tipi baş ağrısı, oksijen uygulamasından sınırlı da olsa fayda görebilir.

Nevraljik tipi baş ağrısı

Nevraljik ağrılarda kişi yaşadığı ağrıyı; ani elektrik çarpması veya şiş sokulması şeklinde tarif ediyor. Sinir uçlarının duyarlılıklarının artması, soğuk etkisi, dolaşım bozuklukları, kafein ve nikotin etkilerine, santral sinir sisteminde eksitatör (uyarıcı) nörotransmitter maddelerin artışı gibi değişik nedenlere bağlı olarak gelişebilir. Bunlar arasında en sık karşılaşılan neden soğuğa maruz kalma olarak bilinir.

Başın belirli bölgesinde görülen ağrılara dikkat!

Baş ağrısının tipleri bunlarla sınırlı değil. İkincil yani semptomatik baş ağrıları da var. Özellikle yavaş yavaş başlayıp, her gün daha da artan ve yer değiştirmeden başın belirli bir bölgesinde görülen ağrılara bulantı ve kusma da eklenebilir. Bu durumda kafa içinde büyüyen kitle ihtimali akla gelmeli. Ayrıca baş ağrısına, ateş ve enfeksiyon eşlik ediyorsa, menenjit ve ensefalit gibi beyinde iltihabi hastalıklar araştırılmalı. Baş ağrısının öncesinde kafa travması varsa, bu durum da dikkate alınmalı.

Migren ve gerilim tipi baş ağrıları önde

En sık görülen baş ağrısı tipleri; gerilim ve migren tipi baş ağrıları... Gerilim tipi baş ağrılarıyla hemen hemen her insan, ömrünün bir döneminde karşılaşır. Bu tip ağrılar daha çok stres nedeniyle, baş ve ense kaslarının kasılmasıyla ortaya çıkar. Kasılma dokuda kan akışının azalmasına ve bu da ağrı maddelerinin birikimine yol açarak bir kısır döngü oluşturur. Migren türü baş ağrıları ise kadınların yüzde 30-35'ini, erkeklerin yüzde 20-25'ini etkiler. Kalıtsal ve tekrarlayıcı bir rahatsızlık olan migren, beyinde oluşan nörokimyasal etkilerle beyin damarlarının çaplarındaki değişiklikten kaynaklanır.

Baş ağrısını tetikleyen etkenler

Fonksiyonel baş ağrıları, daha çok stres veya duyulara aşırı yüklenme sonucu ortaya çıkar. Dolayısıyla biz gözlerimizi bilgisayarda zorladığımızda, parlak ışıklar, güneş gibi etkenlere maruz bıraktığımızda ya da gürültülü ortamlarda bulunduğumuzda baş ağrısını tetiklemiş oluruz. Üstüne, kimyasal madde, parfüm gibi kokuları solumak, aşırı soğuk veya sıcağa, klimaya ya da hava akımına maruz kalmak gün içinde baş ağrılarının kaçınılmaz olmasına neden olur. Migren tipi baş ağrısı olanların ise ağrıyı tetikleyecek gıdalardan kaçınması gerekir. Özellikle tiramin, sodyum benzoat ve monosodyum glutamat içeren acılı gıdalardan, bazı peynir cinslerinden, konserve gıdalardan, katkılı hazır gıdalardan, çikolatadan, kabuklu deniz ürünlerinden ve mayalı içeceklerden uzak durmak gerekir.

Dolayısıyla tüm bu etkenlerden uzak durabildiğimiz ölçüde baş ağrılarından korunmamız mümkün. Semptomatik, yani ikincil ağrıların her birinin nedeni ise farklı olduğundan genel sağlık kurallarına ve hijyenik ilkelere dikkat etmek, ağrıya neden olan hastalıklardan korunmak açısından fayda sağlar.